adidas, arşivlerindeki teknolojileri cesur, yıkıcı ve ilerici bir tasarımla yeniden yorumluyor. Kollektif hafızadan ilham alan adidas Originals’ın yenilikçi silüeti P.O.D. System, yeni bir amaç için geçmişin getirdiği gücüyle detay ve özgünlük arayan sneakerheadler için yeni sezonun en dikkat çeken modeli. P.O.D.’nin ilham kaynağını adidas yöneticileri anlatıyor.
adidas Originals, kolektif hafızadan ilham alan ve birden fazla teknolojinin bir araya gelmesiyle mükemmeli yakalayan P.O.D. System ile yenilikçi tarzını pekiştiriyor. adidas’ın geçmişten bugüne performans modellerinde yer alan teknolojilerinin birleşmesiyle oluşan P.O.D. System sokak modasında yeni bir sneaker olarak karşımıza çıkıyor.
Yeni P.O.D. System siluetinin arkasındaki ilhamı adidas yöneticileri kısa bir belgeselle anlatıyor.
Ayakkabının derin düşünülmüş tasarımının görsel analizi ve adidas’ın Küresel Tasarım Kıdemli Başkan Yardımcısı Nic Galway, tasarımcı Lena Groneck, Kıdemli Ürün Müdürü Maja Romeike, Ürün Kıdemli Direktörü Till Jagla ve sneaker dünyasından önemli isimler ile yapılan röportajları içeren film, The P.O.D. System tasarımının arkasındaki ilham arayışında geniş adidas arşivine yapılan yolculuğun hikayesini anlattı.
Tasarım sürecinde ekip, Galway’in “olağandışı ya da unutulmuş” olarak nitelendirdiği şeylerin peşine düşerek harekete geçiyor.
Belgesel, izleyiciyi, The P.O.D. System’i yaratmanın yapı sökümcü süreci hakkında samimi bir bakış açısı sunan görsel bir yolculuğa çıkarıyor. Bu süreç, oldukça eski ayakkabı tasarımlarını parçalara ayırıyor ve onları yeni, beklenmedik konfigürasyonlara yerleştiriyor. Sonuç olarak film, The P.O.D. System’i daha anlaşılır kılıyor. The P.O.D. System’in tasarım felsefesini Galway, “Harika bir geçmişimiz var ve inanılmaz bir geleceğe sahibiz. The P.O.D. System gerçekten bu geçmişi geleceğe bağlamakla ilgili” sözleriyle özetliyor.
Her Harekete Olanak Sağlayan Ayrışmış Bölgeler
Birden fazla kaynaktan beslenen P.O.D. System yeni bir tasarım sistemiyle konfor sağlıyor ve ayağın doğal hareketini destekliyor. adidas Originals P.O.D. System ile kendi arşivlerinden yola çıkarak tek parça taban yaklaşımına yenilik getiriyor.
Modelin ilk özelliği, adidas’ın 1990’lı yıllarda tasarımlarında yer verdiği P.O.D. (Point of Deflection) özelliğinden ilham alıyor olması. P.O.D. özelliğinin temeli, ilk olarak 90’ların ortalarında kullanılan koşu teknolojilerine dayanıyor ve ayakkabı tabanında 3 boyutlu yastıklama teknolojisi bulunuyor. O yıllarda koşucuların amacına hizmet eden bu özellik, teknolojisi sayesinde darbe noktasında emme ve dayanıklılık sağlıyor. Ayakkabının tabanında görülen ayrışmış bölgeler, her bir alanın özel gerekliliklerine uygun olarak kullanıcı için yastıklama sağlayarak konforu hedefliyor.
Tasarımı diğer bir önemli unsuru ise topuk desteği. adidas Originals P.O.D. System ile üstün konfor teknolojisini yeni elementlerle buluşturarak BOOST hissini, konforlu bir yürüyüşün en önemli bölümü olan topuk kısmına taşıyor. Tasarımın son özelliği ise yüksek sıçrama sağlayan eva burun. Yeni P.O.D. System’ın sahip olduğu yüksek sıçrama özellikli eva, ayağın burun kısmına yumuşak ve elastik bir yastıklama olanağı sunuyor. Bu da konfor alanını topuktan burun kısmına kadar genişletiyor.
Geçmişin Eşsiz Uyumu İle Geleceğin Standartlarını Yakalıyor
P.O.D. System birden fazla kaynaktan ilham alıp, onları tek bir tasarımda buluşturuyor. P.O.D. System’in sahip olduğu üç özelliğin her biri adidas tarihinde tek başına birer dönemin simgesi. Bu özelliğiyle P.O.D. System sneaker severlere tasarım aşamasından ürünün oluşumuna kadar farklı kaynakların nasıl bir araya geldiğini ve mükemmel bir birliktelik oluşturduğunu anlatmayı hedefliyor. Sokak modasının yeni oyuncusu P.O.D. eşsiz uyumu yakalıyor ve parçalarının toplamından daha değerli bir bütünü oluşturuyor.
